Pasajda gezerken hasta bir
muhabbet kuşu görmüştüm. Ağzı, ayakları mantar içşndeydi. 3 aylık falandı. Adam bana resmen bedavaya vermişti, ölür diye. Hayvanın gagası yumuşamıştı resmen. O kadar kahrolmuştum ki yavruya. Belki ben almasam ölüme bırakacaktı adam. İyi ki onu almışım, sağlıklı alabilirdim o hasta diye. Ama onu seçtim, masmaviydi. Adını Osman koymuştum. Veterine götürdüm her hafta 2 kere. Tırnakları kesiliyordu, gagası çok kesilip ilaçlar sürülüyordu. Yakıyordu krem biliyordum, üflüyordum. Evde de düzenli olarak oksijenli suyla temizliyordum. Haftalar sonra ayakları ve gagasındaki mantar yok olma derecesindeydi. Osman'ım hiç olmadığı kadar hareketli ve çılgın olmuştu. Evde bir tek bana geliyor beni görünce çılgınlar gibi ötüyordu. Şarkılara bayılırdı, istisnasız her şarkı açtığımda aynasında sallanır cik cik konuşurdu. 🥺 Onu çokk özledim. Ondan sonra bir daha
muhabbet kuşu alamadım. Hep kalbimin bir köşesinde kaldı, kalacak. Yakışıklı oğlunuzu görünce içimdekileri dökmek istedim. Hayırlı, sağlıklı uzun ömrü olsun inşallah.