Kanarya Yavruların Ötüşe Alıştırılması

Instagram'dan @hayvanlarnet'i takip et!

Tevfik

Hayvansever
Kedi Dostu
Katılım
4 Mar 2019
Mesajlar
2,845
Çözümler
12
Tepkime puanı
1,933
Puanları
113
Konum
Türkiye
364
Kanarya Yavruların Ötüşe Alıştırılması


Kanarya yavruları kendi kendilerine yetebilecekleri, yemlenebilecekleri, uçabilecekleri çağa geldiklerinde; sıra, onların ötüş eğitimlerine gelmiş demektir. Bir kanaryanın ötücülüğünde kalıtım etkisi ne kadar büyük olursa olsun; bir kanarya ne kadar cins ve ünlü ötücülüğe sahip anne ve babadan gelirse gelsin; kötü bir eğitim, onun bütün bu olumlu getirimini silip atabilir. Yavru kanarya bu sırada boş bir ses bandı gibidir. Eğer ona bu ilk günlerde kötü sesler ve ötüşler dinletirseniz, bunları kapar. İlerde ne kadar çalışırsanız çalışın bu ilk ve olumsuz etkileri tümüyle silemezsiniz. Bunun aksine, türleri ne olursa olsun bütün kanaryalar, yaradılışları dolayısıyla büyük bir taklit ve ötüş gücüne sahiptir. İyi bir eğitimle yeteneklerinin elverdiğince en yüksek düzeyde ötüş beceresine sahip olabilirler.

Bu yoldaki çalışmanın ilk aşaması, dişilerin erkeklerden ayrılmasıdır. Bilindiği gibi dişilerin erkek kanaryalar gibi ötme yetenekleri yoktur. Dişiler, o da ancak kızgınlık zamanlarında cikciklemenin dışında birkaç ses çıkarabilirler ama, hiçbir zaman erkek kanaryalarla kıyas edilemezler.

Ötüş bir ayırıcı tanı olarak ele alındığında, genç kanaryaların cinsiyetlerini ayırmak pek o kadar büyük bir sorun olarak karşımıza çıkmaz. Erkekler, beslenme çağında bile dişilere oranla bazı farklar gösterirler. Gırtlaklarından akortsuz da olsa bazı sesler çıkartırlar. Dişi yavrularınsa böyle bir özelliği yoktur. Bundan başka erkek yavruların dişilere oranla daha canlı ve hareketli oldukları, göz ve gaga çevresiyle göğüs ve sırtlarındaki tüylerin daha parlak bulunduğu gözlenebilir.

Bu şekilde ayrılan erkek kanaryalar, bir aylıktan itibaren ayrı ayrı kafeslerde eğitime tabi tutulurlar. En iyi eğitici, genç kanaryaların kendi babalarıdır. Çünkü kalıtım olarak aldıkları yeteneklere en uygun eğitimi ancak verebilir. Ancak baba kanarya iyi bir ötücülüğe sahip değilse, onların eğitiminide, başka iyi bir ötüşe sahip kanaryalardan, bülbülden ve hatta özel surette hazırlanmış eğitici ses bantlarından yararlanılabilir. Daha önce değindiğimiz gibi, kanaryalara müzik aletleriyle eğitim sağlayıp çok parlak ve başarılı sonuçlar alan yetiştiriciler, konuşma öğretilen kanaryalar bile vardır. Ancak bunun için kanaryanın, daha yavru iken, hiçbir ötüş sesi dinlemeden, henüz on beş günlükken anne ve babasının yanından ayrılması gerekir.

Eğitim altına alınacak kanaryalar birbirlerini görmeksizin, ancak birbirlerine yakın bir vaziyette yerleştirilirler. Bu amaçla kat kat bir kitaplık rafından veya bir etejerden yararlanılabilir. Eğer bu olanaklar yoksa, bir masanın üzerine sıralanan genç kanaryaların arasına birer kontraplak yerleştirilir. Bunların tam karşısına ve hepsinin görebileceği bir yere eğitici kanarya konulur. Eğitim süresi kanaryaların yeteneğine göre ayarlanır. Bu bazen bir ay kadar kısa bir süre olabilirse de, ortalama olarak üç ay gerekir.

Eğitim süresi içinde genç kanaryaların ürkütülmemeleri, ses ve ışıkla herhangi bir şekilde şok geçirmemeleri sağlanmalıdır. Son derece hassas oldukları bir devre olan eğitim çağlarında, böyle şoklar çok olumsuz sonuçlara neden olabilir, ötüşlerinin unutulmasına, bozulmasına ve hatta tüm ötme yeteneklerinin yitirilmesine sebep teşkil edebilir.

Bu arada genç kuşların hafif bir şekilde geçen ilk tüy atımları, onları belli bir ölçüde sarsar. Bu devre, dikkatli bir bakım, ısı değişikliklerinden, hava akımlarından koruma, iyi bir beslenmeye arızasızca geçirilmeye çalışılmalıdır. Buna rağmen ötüşte bazı bozukluklar ortaya çıkabilir. Bu nedenle genç kanaryaların yeni bir eğitim devresine alınmasında yarar vardır.

Besinin, genç kanaryaların ötüşü üstünde büyük bir etkisi olduğu unutulmamalıdır. Gerekli besin, dengeli ve özeli bir biçimde sunulmalı, temizliğe, zararlı parazitlerin oluşmamasına dikkat edilmeli ve bütün bunlar, kanaryalar ürkütülmeden yapılmalıdır.

Kanaryalara Halka (Bilezik) Takılması ve Soykütüğü:

Cins kanaryalarla üretim yapan ve bilimsel tarzda çalışan bazı üreticiler yeni doğan kanarya yavrularına, daha henüz sekiz-on günlükken halka (bilezik) takarak onları numaralarla belirlerler. Yavruya halka takmak bilgi ve dikkat gerektiren bir iştir. Bilgisizce yapılan bir girişim daha ilk günden kanaryayı sakat bırakabilir.

Birinci aşamada, yavrunun ön taraftaki üç parmağı birleştirilerek keskin kenarları bulunmayan ve iyice vazelinlenmiş halka geçirilir. İkinci aşamada arka parmak fazla zorlanmaksızın arkaya yatırılır ve halka buraya doğru sürülür. Üçüncü aşamada halka bileğe geçirilir ve arka parmak serbest bırakılır.

Halkanın takılması, soykütüğünün tanziminde gerekli ve vazgeçilmez bir koşuldur. Bu soykütükleri Avrupa ve Amerika’da basılı olarak, Kanarya Dernekleri tarafından dağıtılmakla birlikte, meraklıların kendileri de bunları hazırlayabilir.

Burada yapılması gereken şey düzenli bir kayıt tutmaktan ibarettir. Kaydedilecek bilgileri şöyle sırayalabiliriz:

Çiftleşmeye Giren Erkek Kanaryanın:

• Yüzük Numarası
• Tüy Rengi
• Ötüş Türü
• Babasının Cinsi
• Annesinin Cinsi

Çiftleşmeye Giren Dişi Kanaryanın:

• Yüzük Numarası
• Cinsi
• Tüy Rengi
• Babasının Ötüşü
• Babasının Cinsi
• Annesinin Cinsi

Kanaryanın:

• Yüzük Numarası
• Cinsi
• Doğum Tarihi
• Tüy Rengi
• Ötüş Türü
 

egekocaman

Hayvansever
Kedi Dostu
Katılım
4 Ocak 2020
Mesajlar
21
Tepkime puanı
4
Puanları
3
Konum
İzmir
ben erkek yavruları tekliyorum, babalarının ötüşüyle onlarda ötmeyi öğreniyor.
 

Benzer konular